En son konular
Istatistikler
Toplam 40 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: sivereklisofi
Kullanıcılarımız toplam 840 mesaj attılar bunda 375 konu
Kimler hatta?
Toplam 2 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 2 Misafir Yok
Sitede bugüne kadar en çok 188 kişi Çarş. Ağus. 09, 2017 6:26 pm tarihinde online oldu.
Giriş yap
Arama
...Muhtar...
1 sayfadaki 1 sayfası
...Muhtar...
Muhtar ; ver şeyhinin hatırına seni ben geçireyim. Dedi.Çok ısrar edip şeyhinin hatırını öne koyunca Gavs dayanamadı ve bizimde muhalefetimize rağmen muhtarın isteğini kabul etti. Muhtar gavsı sırtına aldı,derenin içinde yürümeye başladı.
Gavs hazretleri bir gün bizide yanına alarak, Taruni tarafına irşat için yola çıktı. Gavsımız katıra binmişti. Katırın yularını Sofi Haydar çekiyordu.
Bizde arkadan yürüyorduk. Bir miktar yol almıştık ki o civardaki köylerden birinin muhtarı olan bir kişiyi yolun alt tarafındaki tarladan bize doğru gelirken gördük.
Bizi adap üzeri yürürken gören adam başladı ileri geri konuşmaya. Sözleri hakarete kadar varıyordu. Gavs k.s. sakın cevap vermeyin. Diye emretti.
Adam yanımıza kadar gelince , sofi haydarın yanında yürümeye başladı.
Ama susmuyor, gene aynı sözleri tekrarlıyordu.
Sofi haydar dayanamadı. Gavs' ın görmediği bir anda, adama bir dirsek vurdu.
Bir feryat koptu.
Adam; birazda abartarak kendisini yere attı.
Gavs k.s. sofi Haydara çok sert baktı ve
"Size dokunmayın demedimmi" Diye de çıkıştı.
Adamı teskin edip üstünü temizledikten sonra tekrar yola koyulduk.
Gavs k.s. hazretleri bir müddet sonra cebinden çıkardığı tabakasından bir sigara sardı ve adama uzattı.
Adam ben sigara içmiyorum. Dedi. ( Gavsımız sigara sarıp ikram ederdi tiryaki değildi )
Gavs hz. k.s "benim için bir tane iç". Dedi.
Muhtar sigaradan bir nefes çekti. Durdu...........
Birden yüksek sesle vallahi sen Gavs' sın, billahi sen gavs' sın, sen evliyasın.diye bağırıp feryat etmeye başladı.
Bu seferde bu şekilde susturamıyorduk
O ahval üzere dereye kadar geldik.
Gavs k.s. katırdan indi.
Biz sırtımız da kendisini suyun karşısına geçirecektik.
Muhtar ; ver şeyhinin hatırına seni ben geçireyim. Dedi.
çok ısrar edip şeyhinin hatırını öne koyunca Gavs dayanamadı ve bizimde muhalefetimize rağmen
muhtarın isteğini kabul etti. Muhtar gavsı sırtına aldı,derenin içinde yürümeye başladı.
Gittikçe derine doğru kayıyordu. Tam ortaya gelince durdu.
Ben yoruldum dedi.
Biz kızgınlıktan kendi kendimizi yiyorduk.
Muhtar, Ya hakkımı verirsin yada seni suya bırakacağım dedi.
Hem gavsın tepkisinden çekindiğimiz, hemde gavsımızın suya düşmesinden korktuğumuz için çaresiz donduk kaldık.
Gavs k.s "ne istiyorsun?" Diye sordu..
Muhtarda mahşerde beni yalnız bırakmayacağına söz ver dedi.
Gavs k.s. "seni şah'ı hazneye havale ettim." Dedi. (şah'ı hazne gavs'ın mürşidi idi )
Muhtar vallahi ben onu tanımıyorum, seni tanıyorum ve senden istiyorum. Dedi.
Gavs k.s. bir müddet alnını tutup durdu. Sonra başını kaldırıp tamam.
"İnşaallah bize izin verilirse bizde sizi unutmayız" buyurdu.
karşıya geçtilerde bizde rahatladık.
Taruni de adam tövbe aldı. Adapları yaptı.
Gavs hazretleri k.s. o seferde kırk gün köyleri dolaştı.
O muhtar kırk gün onu yalnız bırakmadı. Oysa biz beş on gün ancak kalabilmiştik
O muhtar sadık bir sofi olarak yaşadı ve bu kapının mensubu olarak öldü.
Allah rahmet etsin.
alıntı
Gavs hazretleri bir gün bizide yanına alarak, Taruni tarafına irşat için yola çıktı. Gavsımız katıra binmişti. Katırın yularını Sofi Haydar çekiyordu.
Bizde arkadan yürüyorduk. Bir miktar yol almıştık ki o civardaki köylerden birinin muhtarı olan bir kişiyi yolun alt tarafındaki tarladan bize doğru gelirken gördük.
Bizi adap üzeri yürürken gören adam başladı ileri geri konuşmaya. Sözleri hakarete kadar varıyordu. Gavs k.s. sakın cevap vermeyin. Diye emretti.
Adam yanımıza kadar gelince , sofi haydarın yanında yürümeye başladı.
Ama susmuyor, gene aynı sözleri tekrarlıyordu.
Sofi haydar dayanamadı. Gavs' ın görmediği bir anda, adama bir dirsek vurdu.
Bir feryat koptu.
Adam; birazda abartarak kendisini yere attı.
Gavs k.s. sofi Haydara çok sert baktı ve
"Size dokunmayın demedimmi" Diye de çıkıştı.
Adamı teskin edip üstünü temizledikten sonra tekrar yola koyulduk.
Gavs k.s. hazretleri bir müddet sonra cebinden çıkardığı tabakasından bir sigara sardı ve adama uzattı.
Adam ben sigara içmiyorum. Dedi. ( Gavsımız sigara sarıp ikram ederdi tiryaki değildi )
Gavs hz. k.s "benim için bir tane iç". Dedi.
Muhtar sigaradan bir nefes çekti. Durdu...........
Birden yüksek sesle vallahi sen Gavs' sın, billahi sen gavs' sın, sen evliyasın.diye bağırıp feryat etmeye başladı.
Bu seferde bu şekilde susturamıyorduk
O ahval üzere dereye kadar geldik.
Gavs k.s. katırdan indi.
Biz sırtımız da kendisini suyun karşısına geçirecektik.
Muhtar ; ver şeyhinin hatırına seni ben geçireyim. Dedi.
çok ısrar edip şeyhinin hatırını öne koyunca Gavs dayanamadı ve bizimde muhalefetimize rağmen
muhtarın isteğini kabul etti. Muhtar gavsı sırtına aldı,derenin içinde yürümeye başladı.
Gittikçe derine doğru kayıyordu. Tam ortaya gelince durdu.
Ben yoruldum dedi.
Biz kızgınlıktan kendi kendimizi yiyorduk.
Muhtar, Ya hakkımı verirsin yada seni suya bırakacağım dedi.
Hem gavsın tepkisinden çekindiğimiz, hemde gavsımızın suya düşmesinden korktuğumuz için çaresiz donduk kaldık.
Gavs k.s "ne istiyorsun?" Diye sordu..
Muhtarda mahşerde beni yalnız bırakmayacağına söz ver dedi.
Gavs k.s. "seni şah'ı hazneye havale ettim." Dedi. (şah'ı hazne gavs'ın mürşidi idi )
Muhtar vallahi ben onu tanımıyorum, seni tanıyorum ve senden istiyorum. Dedi.
Gavs k.s. bir müddet alnını tutup durdu. Sonra başını kaldırıp tamam.
"İnşaallah bize izin verilirse bizde sizi unutmayız" buyurdu.
karşıya geçtilerde bizde rahatladık.
Taruni de adam tövbe aldı. Adapları yaptı.
Gavs hazretleri k.s. o seferde kırk gün köyleri dolaştı.
O muhtar kırk gün onu yalnız bırakmadı. Oysa biz beş on gün ancak kalabilmiştik
O muhtar sadık bir sofi olarak yaşadı ve bu kapının mensubu olarak öldü.
Allah rahmet etsin.
alıntı
-DERGAH-- Mesaj Sayısı : 795
Kayıt tarihi : 30/10/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Ptsi Eyl. 27, 2010 4:38 am tarafından sofyan
» HATME DUASI
Ptsi Şub. 22, 2010 8:46 pm tarafından -DERGAH-
» Kulun yaratılışının nedeni aşktır
Perş. Tem. 23, 2009 11:25 pm tarafından -DERGAH-
» ...AŞK...
Perş. Tem. 23, 2009 11:13 pm tarafından -DERGAH-
» Kaside-i Nakşi
Çarş. Tem. 22, 2009 9:02 pm tarafından -DERGAH-
» S.İhsan Erol'un "Mahserin Halleri" sohbeti
Çarş. Tem. 22, 2009 9:01 pm tarafından -DERGAH-
» S.Ihsan Erol´dan GAFLET sohbeti
Çarş. Tem. 22, 2009 8:58 pm tarafından -DERGAH-
» Tasavvuf "Samimiyet" tir
Çarş. Tem. 22, 2009 8:53 pm tarafından -DERGAH-
» O, Benim de Evlâdımdır
Çarş. Tem. 22, 2009 8:49 pm tarafından -DERGAH-
» TÖVBE etmek ne demektir???
Çarş. Tem. 22, 2009 8:47 pm tarafından -DERGAH-
» bizim SEVGİMİZ
Çarş. Tem. 22, 2009 8:46 pm tarafından -DERGAH-
» AHLAKI Güzelleştirmek İçin ESMÂÜ’ L HÜSNA
Çarş. Tem. 22, 2009 8:39 pm tarafından -DERGAH-
» Yazık sana!..
Çarş. Tem. 22, 2009 8:27 pm tarafından -DERGAH-
» bu gün O'nun için bir şey yap!
Çarş. Tem. 22, 2009 8:24 pm tarafından -DERGAH-
» Kalben Allah’a YÖNEL ki O’nun LÜTUFLARI gelsin
Çarş. Tem. 22, 2009 8:21 pm tarafından -DERGAH-
» En Büyük Kalkan "ZİKRULLAH"
Çarş. Tem. 22, 2009 8:18 pm tarafından -DERGAH-
» 33 kalemde "HAMDOLSUN"
Çarş. Tem. 22, 2009 8:17 pm tarafından -DERGAH-
» Allah (cc)'a Kulluk ve Samimiyette Kararlı Olmak
Çarş. Tem. 22, 2009 8:15 pm tarafından -DERGAH-
» Kermese Davet!!!Essen´de
Paz Mayıs 17, 2009 10:04 pm tarafından tasavvuf